Çankırı ilinin adı nereden geliyor?
Çankırı adı eski Hitit metinlerinde Gankıra diye geçiyor. Bu da tiftik keçisi şehri anlamına geliyor. Bugün de, Çankırı ve çevresinde tiftik keçisi sürülerine bol bol rastlanır. Ankara keçisi denen ve asıl kaynağının Ankara olduğu söylenen tiftik keçilerinin, Ankara’ya çok uzak olmayan Çankırı ve bölgesinden türediğini, bu yüzden Çankırı’ya “Tiftik Keçisi Şehri” dendiğini tarihler yazıyor. 

Kentleri: Atkaracalar, Bayramören, Çerkeş, Eldivan, Eskipazar, Ilgaz, Kızılırmak, Korgun, Kurşunlu, Orta, Ovacık, Şabanözü ve Yapraklı.

İç Anadolu Bölgesinin kuzeyinde İç Anadolu ile Batı Karadeniz geçiş alanında bulunan Çankırı ilinin denizden yüksekliği 723 metredir. İlin kuzey sınırındaki dağlar aynı zamanda en yüksek kesimini teşkil eden Kuzey Anadolu dağlarının ikinci sırasındaki Ilgaz Dağlarıdır. İl sınırları içindeki akarsuların en büyüğü, aynı zamanda ülkemizin en uzun nehri olan Kızılırmak’tır.

İlin ormanları başta Ilgaz ilçesi olmak üzere Eldivan, Elaman, Eğriova, Düvenlik, Işık Dağı, Ilısılık, Yapraklı, Sarıkaya, Karakaya ve Erikli dağları ve çevresindedir. İldeki bitki örtüsünün üst florasını oluşturan iğne yapraklı ağaçlar, özellikle karaçam, sarıçam, ardıç, meşe, ladin ve köknar gibi orman ağaçlarıyla ahlat ve kızılcık ağaçlarıdır. Ayrıca akarsular boyunca söğüt ve kavak ağaçları ile zengin meyve bahçelerine rastlanmaktadır. Büyük Yayla (Yapraklı) ve Kırkpınar Yaylası (Ilgaz) önemli yaylalarıdır.

Çankırı’nın yaklaşık 20 km doğusunda yeralan Tuz Mağarası, kayatuzu yataklarının işletilmesi maksadıyla açılmış olup bugün nispeten dar girişinin devamında modern karayolu tünellerini andıran birçok galeriden meydana gelmiş ilginç ve büyük bir mağaradır. İl genelindeki ormanlık alanlarda çok miktarda yaban domuzu bulunmakta ve yılın her mevsimi avlanabilmektedir. Kurt, tilki, tavşan, keklik, bıldırcın gibi av hayvanları da sezonluk olarak avlanabilmektedir.

Çankırıİlde İç Anadolu Bölgesi’nin kara iklimi egemendir. Yazlar sıcak ve kurak, kışlar soğuk ve yağışlı geçmektedir. En sıcak aylar Temmuz ve Ağustos, en soğuk aylar Ocak ve Şubat’tır.

Yılın yarısında karlarla kaplı yüce dağları, topraklarının üçte birini kaplayan ormanları, kamp, karavan, yaya ve atlı yürüyüş, bisiklet, fotoğrafçılık ve avcılık gibi pek çok turizm çeşidine elverişli yaylaları, zengin termal kaynakları ve içmeleri, yüzyıllardır yaşatılan kültürel değerleri, sevecen insanları ve geleneksel konukseverliği ile doğayla baş başa kalmak ve şehir hayatından uzaklaşmak isteyenler için idealdir.

İstanbul’u Doğu Anadolu ve Karadeniz’e başlayan E-80 karayolu Çankırı ilinden geçmektedir. Otobüs terminali kent merkezindedir. Demiryolu ile Ankara ve Zonguldak illerine ulaşım imkanı bulunmaktadır. Gar kent merkezindedir. Çankırı iline, Ankara Esenboğa havalimanı(130 km) vasıtasıyla havayolundan ulaşım imkanı bulunmaktadır.

Çankırı ve çevresinin geçmişi çok eski çağlara uzanır. Çankırı Kalesi, Taş Mescit, Ulu Cami, Beşdut Köyü’ndeki mağaralar, Eskipazar’daki kaleler, Kurşunlu’daki cami ve Çavundur Hamamı, Selçuklu ve Osmanlı mimarisinin değerli örneklerindendir. İlin kuzey ve batı kesimlerinin, birçok vadiyle yarılmış, oldukça engebeli, dağlık bir görünümde olmasına karşılık, güneydoğusunda yükselti, Kızılırmak Vadisi’nin düzlüklerine doğru azalır.

Doğal bitki örtüsü kuzeyde Karadeniz Bölgesi’nin ormanlık görünüşünü, güneyde ise İç Anadolu’nun bozkır görünüşünü yansıtır. İlin dağlık alanarı yemyeşil ormanlarla kaplıdır.

ÇANKIRI MUTFAĞI

Çankırı’nın yöresel yemekleri etli hamur (mantı), tarhana çorbası, gözleme, cızlama, güveç, pıhtı, harmandaşı, fit fit aşı, cevizli hamur, çeç böreği, mıhlama, keşkek, çalma, çekme helvası, baklava olarak sayılabilir

error

Enjoy this blog? Please spread the word :)