Abant Gölü

Bolu’nun 32 km güneybatısındadır. Denizden yüksekliği 1.325 m’dir. Çevresi nilüfer çiçekleriyle kaplı olan gölün en derin yeri 17 m’dir. Çevresinde çeşitli turistik tesisler vardır. Burada su sporları yapılabilir.

Göl ve çevresi Orman Bakanlığına bağlı bir tabiat parkıdır. Girişte görevli park memurlarınca alınan ücretlerle gölün ve çevresinin bakımı ve temizliği yapılır. Nadir su bitkilerinden olan sarı ve beyaz nilüfer çiçekleri adeta gölün üzerini kaplamıştır.

Gölün hemen bütün kıyılarında bu nadide çiçekleri görmek mümkündür. Gölde bulunan meşhur Abant Alabalığı “SALMO TRUTTA FARİO varyete ABANTİCUS” olarak litaretüre geçmiştir. Balık meraklıları yılın belirli zamanlarında, belirli bir ücret ödeyerek bu balığı avlayabilmektedirler. Yöre ormanları geyikler için en uygun yaşam ortamıdır.

Bu bölgedeki geyik varlığının normal bir seviyeye ulaşmasını sağlamak amacı ile etrafı çevrili bir sahada Geyik üretme istasyonu tesis edilmiş ve tabii üretim çalışmaları özenle sürdürülmektedir.

Göl etrafında iki adet otel bulunmaktadır. Abant Palace Otel ve Turban Abant Otel her türlü konfora ve aktiviteye sahip otellerdir. Ayrıca Özel İdareye ait Göl Gazinosu ve kendin pişir kendin ye şeklinde hizmet sunan tesisler mevcuttur.

Yine göl kenarında Orman İdaresine ait Kartalyuvası adında dubleks bir sosyal dinlenme evi ve İl Özel İdaresine ait sosyal bir dinlenme evi mevcuttur. Göle ulaşım, şehir merkezindeki terminalden her iki saatte bir kalkan Abant Birlik dolmuşları ile mümkün olmaktadır.

Gölcük Gölü : Bolu-Seben karayolu üzerinde, çevresi ormanlarla kaplı suni olarak yapılmış bir set bir set gölüdür. Doğal güzellikleriyle tanınan bu gölün çevresinde de konaklama tesisleri ziyaretçilere hizmet vermektedir.

Orman Bakanlığı görevlileri tarafından giriş için bilet kesilir; çok şirin ve küçük olan bu göl çevresine otomobille girmeye izin verilmez. Kış ve yaz aylarında bölge halkı ve hatta İstanbul ve Ankara gibi şehirlerden günübirlik gezmek, görmek, dinlenmek ve piknik yapmak amacıyla bir çok insan gelir. Zaten göl çevresinde ve bölgede kamping dışında konaklama imkanı yoktur. Ancak göle en yakın mesafede bulunan Termal Otel ve Kaplıca tesislerinde kalınabilir.

Suni göl üzerindeki tahta iskele Gölcük’ün adeta simgesi olmuştur. İskeleden kiralanan kayıklarla gölde dolaşmak mümkündür. Bu şirin göle ulaşım, şehir merkezindeki terminalden kalkan Seben ve Kıbrıscık ilçe minibüsleri ile sağlanmaktadır. Yaz aylarında ise Belediye tarafından ilave seferler düzenlenmektedir.

Prusias ad Hypium : Bugü Konuralp kasabasının yerindeki tarihi Roma kenti olarak bilinir. M.S. 2. yy’da özellikle İmparator Hadrianus döneminde kent altın çağını yaşamıştır. Kazılar sırasında bulunan eserler, ilkokulun bahçesinde ve İstanbul Arkeoloji Müzesi’nde sergilenmektedir. İstanbul Arkeoloji Müzesi’ndeki bereket tanrıçası heykelinin boyu üç metredir. Tanrıça bir elinde meyve sepeti tutmaktadır. Tanrıçanın duruşu ve yüzündeki anlatım Prusias Hypium kentinde sanatın ne denli geliştiğini gösterir. Kentten günümüze, tiyatro, Roma kapıları, köprüler ve lahitler ulaşmıştır.

Aladağ Yaylaları: Bolu’nun güneyindeki dağ yamaçları üzerinde, orman alanları arasında yer alırlar. Yemyeşil düzlükleri ile piknik için de ideal olan bu yaylalar, çevresinde bulunan Orman İşletme Tesisleri, Aladağ İzcilik Kampı ve Göleti ile göz kamaştırıcı güzellikler sergilerler. Kamp imkanlarının da olduğu başlıca yaylalar, Değirmenözü, Sarıalan, Gölcük, Ardıçtepe ve Üstyaka Yaylalarıdır.

Mengen: Mengen, Türkiye’ye aşçı yetiştiren bir memleket. Sizde bunu bilmenin rahatlığıyla restoranlarda birbirinden lezzetli yemekleri deneme şansına sahip olabilirisiniz. Zaten Mengen’e insanların gelmesini sağlayan etkinliklerin başında Ağustos ayının ilk haftasonu düzenlenen Aşçılar Festivali gelir. Mengen genel olarak, dağınık ve biraz da tozlu bir yer. Ama öyle müthiş yeşil alanları varki insanı derinden etkiliyor. Ayrıca belirli mahalleleri camping alanı olarak belirlenerek çadır ve karavan için elverişli hale getirlebilir.

Yedigöller Milli Parkı : 550 hektarlık alana yayılan park içinde yedi adet göl vardır.Bu göllerden dördü büyük, üçü ise daha küçüktür.Adları; Büyükgöl, Seringöl, Deringöl, Nazlıgöl, Küçükgöl, İncegöl ve Sazlıköy’dür. Deniz yüzeyinden 780 m yüksekte olan milli park, Bolu’nun 50 km kuzeyindedir. Park ve çevresi iğneli ve yapraklı ağaçlar karışımı koru ormanlarıyla kaplıdır.

Yaban av hayvanlarından ayı, domuz, kurt, tilki, sansar, sincap, geyik, karaca ve tavşan ile avlanmaya müsait kuşlardan yabani ördek, yabani güvercin ve keklik vardır. Ayrıca, Büyükgöl’ün üzerinde nazlı nazlı süzülen zarif kuğularda vardır.

Yılın belli zamanlarında ücret karşılığı sportif olta balıkçılığı yapılabilmektedir. Yazın bu göller kuruduğu için, yedigölleri özellikle sonbaharda gezmenizi tavsiye ederiz.

Akkaya Boğazı : Bolu’nun 10 km. güneyinde, Mudurnu yolu üzerinde bulunan travertenler, Bolu’nun Pamukkalesi olarak görülmeğe değer bir güzelliğe sahiptir. Yemyeşil doğa ile bütünleşen bir manzara sergileyen Akkayalar, dinlenmek ve piknik yapmak için ideal bir ortam sunar.

Yıldırım Hamamı : Yıldırım Beyazıd tarafından yaptırılan hamamın iki halveti vardır. Halvetlerdeki taş oymalar ve çok ince deliklerle oluşturulmuş süslü ışıklar birer şaheserdir.
Büyük Cami: Yıldırım Beyazıd zamanında yaptırılmıştır. İlk dönem Osmanlı mimarisinin tüm özelliklerini taşıyan cami, çift minareli, tek kubbelidir ve çok güzel süslenmiştir.

Akşemseddin Türbesi: Göynük’te Gazi Süleyman Paşa Camii’nin kuzeybatı köşesindedir. Fatih Sultan Mehmed’in öğretmeni, bilgin Şeyh Akşemseddin’in türbesidir. Küfeki taşından yapılan türbenin doğuya bakan giriş kapısının üzerinde sivri bir kemer vardır.

Türbede Akşemseddin ile oğulları Şair Hamdullah Fakif ve Hurhuda Çelebe’nin sandukaları bulunur. Akşemseddin’in ceviz sandukası kabartma yazı ve nar çiçekleriyle süslenmiştir. Türbenin güneyindeki hamamla güneydoğusundaki cami, Orhan Gazi’nin oğlu Süleyman Paşa’nın 1335’te yaptırdığı eserlerdir.

Tokad-i Hayreddin Türbesi : Tasavvuf kaynaklarının Hicri 940, Miladi 1535 tarihinde vefat ettiğini kaydettikleri Halvetiye Şeyhi, Şeyh Tokad-i Hayreddin Hazretlerinin Türbeleri il merkezinin 18 km. batısındadır. Türbe, çeşitli türden ağaçların gölgeleri ile örtülü bir tepe üzerinde bulunmaktadır.

Ceneviz Kalesi : Akçakoca’nın 3 km batısındadır. Çevresi defne, incir ve fındık ağaçlarıyla kaplı olan kale, bir tepenin üzerine kurulmuştur. Buradan tüm Akçakoca kıyıları görülebilir. Kale önce Bizans, daha sonra Ceneviz ve İslami devirlerde Osmanlılar tarafından kullanılmıştır.

Gerede Asar Kalesi : Gerede’nin Örencik Köyünün güneydoğusunda bulunan Asar Kale, karaya olan hakimiyeti ile bölgede küçük ama önemli bir kaledir. Tabaklar Hamamı: İl merkezinde bulunan hamam 16. yüzyılda Sokullu Mehmet Paşa tarafından yaptırılmıştır. İki bölüm olan hamamın iç mekânları mermerlerle kaplıdır.

Karadere Ormanları : Bolu ve Ereğli arasındaki sıradağların yamaçlarını kaplar. Türkiye’nin en sık ormanları buradadır. Denizden yüksekliği 1.500 metre olan ormanlarda yeşilin her tonu görülebilir.

Fakıllı Mağarası : Akçakoca ilçe merkezinin 8 km. güneydoğusundaki Fakıllı köyünde bulunur. 60-70 cm. yüksekliğinde, 15 m. uzunluğunda bir galeriden sonra asıl mağaraya girilir. Akdeniz’deki örneklerini aratmayacak şekilde sarkıt ve dikitlerle süslenmiş mağara, tabiatı koruma alanı ilan edilmiştir.

Göynük Evleri : Göynük ilçesi eski Türk Evleri bakımından oldukça zengindir. Burada bulunan evler 20. yüzyıl başlarına aittir. Evlerin çatıları genellikle kırma çatı türünde olup, üzerleri yerli kiremitle örtülüdür. Bazı evlerin oturma odalarında çeşitli motiflerle süslenmiş tavanlar bulunmaktadır. Göynük ilçesi, sahip olduğu bu sivil mimari nedeniyle “Kentsel Sit Alanı” olarak ilan edilmiştir.

İçmeler ve Kaplıcalar

Sarot kaplıcaları: Romatizmal hastalıkların tedavisinde olumlu sonuç veren kaplıca, Mudurnu’nun 30 km kuzeyinde ve Sarot köyünün yakınlarındadır. Burada oteller ve lokantalar gelen ziyaretçilere en iyi hizmeti vermeye çalışmaktadır.
Bağlum kaplıcaları: Oteli ve lokantası bulunan kaplıca, Seben’in 14 km güneyinde,
Keçenözü yakınlarındaki bir vadidedir.

Büyük ve Küçük kaplıca : Modern bir oteli bulunan kaplıca Bolu’nun 5 km güneyinde, Aladağlar’ın eteklerindedir.

Derin Hamamı : Düzce’den 15 km uzaklıkta olan kaplıcadaki madensuyu mide ve sindirim sistemi hastalıklarının tedavisinde etkilidir.

Efteni kaplıcası : Düzce’den Efteni Gölü’nün kıyısında oaln kaplıcanın otel ve lokantısı da bulunmaktadır.

error

Enjoy this blog? Please spread the word :)